Ekonomiyi virüsten koruyan üç katlı maske
İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Kredi genişlemesi, KDV indirimleri ve kısa çalışma uygulaması, Türkiye ekonomisinin hızlı bir toparlanma sürecine girmesinde büyük rol oynadı. Adeta ekonomiyi koronavirüsün etkilerinden koruyan ‘üç katlı maske’ oldu” dedi.
HABER: MÜGE BİBER / ŞEREF KILIÇLI
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, “Kredi genişlemesi, KDV indirimleri ve kısa çalışma uygulaması, Türkiye ekonomisinin, ikinci çeyreğin sonundan başlayarak hızlı bir toparlanma sürecine girmesinde büyük rol oynadı. Adeta ekonomiyi koronavirüsün etkilerinden koruyan ‘üç katlı maske’ oldu” değerlendirmesinde bulundu.
Avdagiç, Oda’nın eylül ayı olağan Meclis toplantısında yaptığı konuşmada, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınında vaka sayısının artış gösterdiğine dikkat çekti.
“İTO üyelerimize salgın kurallarına daha sıkı uyma çağrımızı tekrarlıyorum. Pandemiyi küçümseyerek değil, önemseyerek yenebiliriz” diyen Avdagiç, aşı ve gelişmiş tedaviler bulunup uygulanıncaya kadar iş yapma biçimlerimizde ve sosyal hayatın her alanında kendimizi koruyarak virüsle birlikte yaşamaya alışacağımızı vurguladı.
POZİTİFE YAKIN BÜYÜME
Türkiye ekonomisinin ‘korona çeyreği’ olarak tabir edilen 2020’nin ikinci çeyreğinde bir yıl öncesine kıyasla yüzde 9.9 küçüldüğünü hatırlatan Şekib Avdagiç, “Böylece 2020’nin ilk yarısını yüzde 3.1 küçülme ile geride bıraktık. 2020’yi artıda kapatmamız için, içinde bulunduğumuz bu ikinci yarıda yüzde 4 ve üzerinde büyümemiz gerekiyor. Türkiye ekonomisinin hızla toparlanma yeteneği sayesinde, bu yılı pozitif ya da pozitife çok yakın bir büyüme ile kapatacağını düşünüyoruz. Tüm işaretler, karamsar tahminlerden daha iyi büyüyeceğimizi gösteriyor. Geçmişte de kriz yıllarının hemen ertesinde yüksek büyüme hızlarına ulaşılması, bu kabiliyetimizin göstergesidir” diye konuştu.
İTO Başkanı Avdagiç, Merkez Bankası’nın son toplantıda politika faizinde bir artış yapmadığını anımsatarak, “Anlaşılan o ki,Merkez Bankası’nın politikalarını, daha yoğun planlama ile yeni adımlar izleyecek. Politika yapıcıların elinde birçok enstrüman var. Faizi tek mesele olarak görmek yanlış olur. Bu, uzun vadeli bir yolculuktur” dedi.
Avdagiç, hükümetin destekleri ve girişimcilerin krizler karşısında çabuk iyileşme kabiliyeti sayesinde, toparlanmanın üçüncü çeyrek büyümesine güçlü biçimde yansıyacağını öngördüklerini kaydetti.
ÜRETEREK AŞACAĞIZ
Salgın sürecinden en çok etkilenen sektörlerin başında hizmetler sektörünün geldiğini belirten Avdagiç, bu sektöre yönelik olarak Hazine ve Maliye Bakanlığınca açıklanan KDV indirimlerinin tam anlamıyla bir can suyu olduğunu söyledi. Pandemi baskısı altında enflasyonla mücadelede sabırlı ve kararlı olmamız gereken bir döneme girdiğimizi anlatan İTO Başkanı Avdagiç, “Hepimize iş düşüyor. İş dünyası olarak, salgın dolayısıyla alınan tedbirlerden kaynaklanan arz kısıntılarını bu dönemde üreterek aşacağız” dedi.
BAŞARILI SONUÇLAR ALDIK
“Üyelerimizin ve sizlerin dertlerini en yüksek sesle dile getirdiğimiz iki örneği paylaşmak istiyorum” diyen Avdagiç, şöyle devam etti: “İlki; Kısa Çalışma Ödeneği’nin uzatılması ve genişletilmesi… Bu konuda, gerek Bakanlık, gerek Hükümetimiz, gerekse TOBB nezdinde dinamik bir ilişki içindeyiz. Başarılı sonuçlar da aldık ve Sayın Cumhurbaşkanımızın kararıyla Kısa Çalışma Ödeneği önce iki kez, bir aylık sürelerle uzatıldı. Sizlerin talepleri üzerine biz, bunun yıl sonuna kadar uzatılmasını talep ettik.
Bu ödenek sayesinde iş dünyası bu süreçteki kaybını en aza indirmişti. Sayın Cumhurbaşkanımız, İTO’dan ve iş dünyasından gelen bu çağrıya kulak vererek, süreyi 2 ay daha uzattı. Kendilerine şükranlarımı sunuyorum. İkincisi; Sağlık İhtisas Komitesi üyelerimiz ile bir toplantı yaptık. Üyelerimiz, sektörün en büyük sıkıntısının üniversite/devlet hastanelerinden alacaklarının tahsil edilmemesi olduğunu bildirdi. İTO olarak, bu konudaki taleplerin güçlü bir şekilde duyulmasına aracı olduk. İnanıyorum ki, bu konuda da en kısa zamanda sonuç alacağız.”
TÜRKİYE SALGINDA ÜRETİMDEN KOPMADI
Ekonomide ibrenin artık yukarıya döndüğünü belirten Avdagiç, şunları söyledi: “Özellikle üçüncü çeyrekte hızlı bir çıkış yakalanacağını düşünüyoruz. Kapasite kullanım oranı, Reel Kesim Güven Endeksi ve PMI rakamları gibi öncü göstergelerin hepsi dört aydır üst üste yükseliş kaydediyor. Sanayi üretimi, bir yıl öncesinin aynı dönemine göre nisanda yüzde 31, mayısta yüzde 19, haziranda ise yüzde 0.2 azaldı. Nisanda yüzde 15, mayısta ise yüzde 16.7 azalan elektrik tüketimi, haziranda geçen yılın sadece yüzde 2 gerisinde kaldı. İçinde bulunduğumuz üçüncü çeyrekte ise tablo pozitife döndü. Temmuzda elektrik tüketimi geçen yılki düzeyini hemen hemen yakaladı. Ağustosta da yüzde 3.52 arttı. Elektrik tüketimine ilişkin bu veriler, ekonomik canlanmanın üçüncü çeyrekle birlikte hızlandığını söylüyor. Elimizde Türkiye İmalat PMI verileri var. PMI Temmuz ise Şubat 2011’den bu yana en yüksek düzeyine, 56.9’a ulaşarak güçlenen toparlanmaya işaret etti.
Salgının bütün olumsuz etkilerine rağmen üretimden kopmayan Türkiye’de sanayi üretimi bize aşağı yukarı büyümede nasıl bir performans sergileyeceğimizi gösteriyor.”
AKDENİZ, TÜRKİYE’NİN HAYAT KAYNAĞI
Doğu Akdeniz’deki gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulunan İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Doğu Akdeniz’de diplomatik nezakete yakışmayan bir şekilde havuç-sopa denklemi kuranlar, tehditle bir yere varılamayacağını öğrenmeli.
Bu benzetmeyi yapanlara, The Economist’in ‘AB’nin artık Türkiye’ye karşı ne yeterli havucu ne yeterli sopası var’ analizini hatırlatmak isterim” diye konuştu.
Avdagiç, “Bir zamanlar Türk gölü olan Akdeniz’in zenginliğinden hiçbir ülke Türkiye’yi mahrum edemez. Daha da önemlisi hiç kimse, Türkiye’nin Akdeniz’den geriye çekilmesini bekleyemez. Akdeniz, Türkiye’nin hayat kaynağıdır. Akdeniz’den çekilmek demek, Anadolu’da diken üstünde yaşamak demektir. Kimse bizi buna mahkum edemez” dedi.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de meşru haklarını savunduğunu ve savunmaktan da geri durmayacağının altını çizen Avdagiç, şöyle konuştu: “Türkiye, aynen Karadeniz’de olduğu gibi Doğu Akdeniz’de de deniz yetki alanlarında haklarını korumaktadır, koruyacaktır. Ülkemiz petrol ve doğalgaz arama çalışmalarını uluslararası hukuk çerçevesinde yapmaktadır. Üstelik, Doğu Akdeniz’de sınırı olmayan ülkelerin dahi Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimine cesaret vererek, provoke edici eylemlere girişmesi asla kabul edilemez.”
MECLİS’TEN YANSIMALAR
GAYRETLE ÇARKLARI ÇEVİRMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ
İstanbul Ticaret Odası’nın, eylül ayı Meclis Toplantısı’na, İTO Meclis Başkan Yardımcısı Veysi Cengiz Balçık başkanlık etti. Balçık, konuşmasında, üçüncü çeyreğe ilişkin göstergelere dikkat çekerek şunları söyledi: “Bazı sektörlerimizin dışında pozitif seyrediyor. Beklentimiz salgınla ilgili kötüleşme olmazsa pozitif büyümeye yönelikti. Keza dış ticarette rakamlarımız yukarı seyretmeye devam ediyor. Kısa çalışma ödeneği, sigorta prim desteği gibi hükümetimizin destekleri ve bizlerin gayreti ile ekonomimizin çarklarını var gücümüzle çevirmeye devam edeceğiz.”
Karadeniz’de 320 milyar metreküplük doğalgaz rezervinin keşfini hatırlatan Balçık, “Sahadan gelen sevindirici bilgilerin ülkemiz için güzel sonuçlar sağlayacağına inanıyoruz. Bu arada Akdeniz’de haklarımızı aramaya devam ediyoruz. Bizim, Akdeniz coğrafyasında var olmamız için gerekli kararlı adımlar Cumhurbaşkanımızın önderliğinde atılıyor. Sonuçlarını da alıyoruz. Türk iş dünyası da bu kararlılığın parçası olmaktan onur duyuyor” dedi. Balçık, konuşmasının sonunda şunları söyledi: “Malumunuz, yeni bir eğitim yılına başlıyoruz. Salgın sebebiyle alışık olduğumuz başlangıçları görmüyoruz. Evlatlarımız okul sıralarına gitmek için hazırlanırken, diğer yandan sağlık endişeleri ve salgın önlemleri devreye giriyor. Şu salgın günlerinde en önemli şey olan sağlığımızın ve sevdiklerimizin kıymetini bilelim.”
ŞUBE AÇILIŞLARINDA HARÇ ALINMAMALI
Hacı Demir-Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: Faal kooperatiflerin olağan genel kurul toplantısının her yılın ilk 6 ayı içinde yapılma zorunluluğu var. Pandemi süreci başladığında yılın ilk 6 ayında yapılması gereken toplantılar ertelenerek ekim sonuna kadar bir süre verildi. Fakat şu anda virüsün ikinci dalgasını yaşıyoruz. 2 bin 500 civarında kooperatif üyesi var. Toplantıya katılma zorunluluğu ile bu sayı minimum 625 civarında üye yapıyor. 1-2 saat süren nikahlara ve düğünlere bile sınırlama gelirken 7-8 saat süren genel kurul toplantıları nasıl yapılacak? Kooperatifler ile ilgilenen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı’na bu konuda Odamızca bir girişimde bulunarak toplantıların elektronik ortamda yapılmasını talep ediyoruz.
Bir diğer konu ise şirket kuruluşları ile ilgili. Ticaret erbapları ilk şirket kuruluşunda harçlardan muaf fakat bir şirket vilayet değiştirdiğinde o şirketten harç alınıyor. Halbuki şirketin sadece sicil müdürlüğü değişiyor. Ve bu değişim için yaklaşık 4- 5 bin TL’lik bir masraf çıkıyor. Bu uygulama Maliye Bakanlığı ve TOBB nezdinde istişare edilmeli ve düzeltilmeli.
SAĞLIKTA KDV YÜZDE 1’E DÜŞÜRÜLMELİ
Mustafa Cantürk-Sağlık Hizmetleri Meslek Komitesi: Sektör mensubu olarak sağlık hizmetlerinden neden KDV alındığını anlayamıyorum. KDV’lerin yüzde 8’den 1’e indirildiği sektörleri küçümsemiyorum ama sağlık sektörü bir eğitim sektöründen, lokanta ya da otelden daha geride bir sektör mü? Neden hala yüzde 8 KDV ödeniyor? Bu konuda bir çalışma yapılmasını istiyoruz. Aslında sağlıkta KDV’nin 0 olması lazım. Bu mümkün olmadığı için yüzde 1’e indirilmesini istiyoruz. Hatta özel sağlık sektöründe de özel gelir vergisinin yüzde 10’un üzerinde olmaması gerektiğini düşünüyorum. Sağlık üzerinden vergi olmaz.
ÖDEMELERİMİZİ ALAMIYORUZ
Kazım Eryaşar - İlaç ve Tıbbi Cihaz Meslek Komitesi: Tıbbi cihaz sektöründe kamudan alacaklarımızı alamadık. 18 milyar TL’nin üzerinde alacağımız var. Üniversitelerden 2018, 2019, 2020 yıllarından, Sağlık Bakanlığı’ndan ise 14 aylık alacağımız söz konusu. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile gerçekleştirilen toplantıdan olumlu sonuçlar beklerken, görüşmede 3 yıllık alacaklarımız için 2018 için yüzde 30, 2019 için yüzde 50, 2020 için yüzde 60 indirim yaparsak ödeme yapılabileceği, aksi takdirde 2023’e kadar bekleyeceğimizi öğrendik. Fahiş fiyatlara mal sattığımız algısı oluşmuş. Bu algı sektörümüzü üzdü.
KOOPERATİFLERİN GENEL KURULU ERTELENMELİ
Sait Kılıç-Kargo, Posta ve Depolama Meslek Komitesi: Hacı Demir’in kooperatifler ile ilgili söylediklerine katılıyorum. Genel kurulların her türlü fiziki şartı hazırlaması, kooperatiflerin yönetim kurullarına ait. Fakat bu şartlarda o kadar kişiyi sağlıklı koşullarda toplayacak bir yer yok. Bu yüzden yerine getirilemiyor. Bunun için genel kurulun yapılamaması, tarihlerin uzatılması herkesin menfaatine. İnsan hayatı da önem arz ediyor.
MARKA VE PATENTTE İTO’NUN TEMSİLİ
Kemal Yamankaradeniz-İşletme Destek Hizmetleri Meslek Komitesi: Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanlığı’nda İTO’yu temsilen disiplin kurulu üyesi olarak 2. döneme başladım, bunun için teşekkür ediyorum. Türk Patent ve Marka Kurumu’nda 3 yılda 40 toplantı ile patent ve marka temsilcileri için disiplin kuralları oluşturmaya çalışıldı ve bu çalışmalarda yapıcı bakış açıları ile ciddi yol katedildi. Bu çalışmalar ile mesleğimizin hem ülkemizde hem uluslararası alanda değer kazanmasına yönelik önemli kurallar tespit ederek mesleki kuralları bir kitapçıkla bütün meslektaşlarımıza duyurduk. Meslekteki bütün faaliyetteki firmalara hizmet ediyoruz. Bu disiplin kurulunun 1. dönemi çok başarılı geçmişti. 2. dönemde ise göreve başladık. Mesleğin daha iyiye taşınması için çalışacağız. 7 Eylül 2020 tarihi itibariyle TOBB Patent Marka Meclisi seçiminde de sektör başkanlığına seçildim.
GÖRÜLMEYEN KARTELLEŞMENİN ÖNÜNE GEÇİLMELİ
Mustafa Manav- Meyve ve Sebze Meslek Komitesi: Hükümetimizin ithal mallarına koyduğu vergilerden sonra bizim sektörde maalesef Mersin’den öteye siparişler durdu. Sınır ticareti ve yolcu beraberi kisvesi altında transit edilen malların tekrar içeri girdiğini öğrendik. 250 TL’lik bir malın 150 TL’ye satıldığını tespit ettik. Hükümet kaçağın önüne geçmeli ve gerekli önemleri almalı. Son yıllarda büyük marketlerin pazar payı yüzde 70’lere dayandı. Üzücü olan şu, o büyük marketler aralarında anlaşıyor. Biri bir mala 5 diyorsa, diğeri 4.5 demiyor. Bu görülmeyen kartelleşme demek. Bunun bir an önce önüne geçilmeli.
DÜĞÜN EKONOMİSİ SON BULDU
Fatih Güner-Restoran ve Yiyecek İçecek Hizmetleri Meslek Komitesi: Pandemiden sonra sektörde iyileşme anlamında değişen bir şey yok. Özellikle nargile ve okey kısmında hala bir gelişme yok. Okeyi kabul edebiliriz ama nargile bulaşmanın etki etmediği bir üründür. Yanı sıra düğün organizasyonları ile ilgili kısıtlama geldi. Bu konu ile ilgili yoğun tepkiler devam ediyor. Şu ana kadar ilk defa bir esnafın eylemi ile karşılaştık. Bu sektör, evini satıp organizasyon firması kuran kişilerden oluşuyor. Ayrıca yurtdışından oldukça fazla bir düğün ekonomisi vardı. Şimdi o da gitti. 6 aydır yasaklamalara, kısıtlamalara maruz kalıyoruz. Yasaklara karşı değiliz ama bir kısıtlama ve yasaklama getirirken esnafın mağduriyeti karşısında bize alternatif sunulması lazım.
YENİ YÖNETMELİK HUKUKİ ZEMİN SAĞLADI
Hayrettin Ertemel- Motorlu Taşıt Satış ve Servisi Meslek Komitesi: Son ÖTV artışıyla sektör belirsizliğe sürüklendi. İnsanların yeni araçlara ulaşabilmesinde ciddi sıkıntılar yaşanacağını düşünüyoruz. 2020 yılındaki pandemi süreci, beklemediğimiz bir durumdu. İkinci el otomotiv satışıyla ilgili yeni yönetmelik ile ikinci el otomotiv alım satımı bir hukuki zemine oturmuş oldu. Artık yetki belgesi olanlar ikinci el otomotiv ticareti yapabilecek. Düzenlemenin ekspertiz zorunluluğu ve güvenli ödeme sistemi gibi tüketiciyi koruyan yönleri de var. Komite olarak 2020 yılının başında sektörümüzün en önemli sorunu olan kayıtdışıyla ilgili bir şura düzenlemiştik. Sonraki hedefimiz internetten yapılan satışlarla ilgili düzenleme yapılması. Yetki belgesi düzenlemesinin çıkması konusunda İTO Başkanımız Sayın Şekib Avdagiç’in çok önemli katkıları oldu, teşekkür ederiz. Ticaret Bakanımızla yapılan son toplantıda şehiriçindeki galerici arkadaşlarımızın taşınması ile ilgili sorunu aktardı. Sürecin uzatılması talebimiz kabul edildi. Bu konudaki desteği için de teşekkür ediyoruz.
PANDEMİ İŞLERİ YÜZDE 60-70 AZALTTI
Hasan Karaman-Kumaş Meslek Komitesi: Pandemi sürecinde tekstil sektöründe işlerde yüzde 60-70 düzeyinde azalış oldu. Süreç uzarsa bazı firmaların kapanma tehlikesi var. Devletimizin bu konuda tedbir alacağını düşünüyoruz. Meclis üyelerimiz Mahmut Özcan ve Fatih Güner pandemi sürecinde nargilecilerin sıkıntılarını aktardı. Bu konuda yetkililerin ve Odamızın yapabileceği şeyler olduğuna inanıyoruz.
SEKTÖRLERİN SESİNİ DUYURMAYA DEVAM EDİYORUZ
Rasim Bilgehan-Örme Kumaş, Çorap ve Trikotaj Meslek Komitesi: Salgın sürecinde toplantılarımızı sanal ortamda yapıyoruz, sektörlerimizin sesini duyurmaya ve fikir almaya devam ediyoruz. İTO’nun teknik altyapısı da bunun başarılı olmasında önemli rol oynuyor.
YEREL BÜROKRASİDEN CANIMIZ YANIYOR
Ertuğrul Yılmaz-İnşaat Malzemeleri Meslek Komitesi: Devletimiz şirketlerin ayağına taş değmesin derken maalesef ilçe belediyeleri böyle davranmıyor. İlçe belediyelerindeki bürokrasiden dolayı canımız yanıyor. Şirketlerin vizyonuyla belediyelerin vizyonları arasında çok büyük uçurumlar var. İlçe belediyeleri gözünün üstünde kaşın var deyip şirketlerin üzerine geliyorlar. İnşaat malzemecileri sektörü, ilçe belediyelerinde ruhsat konusunda büyük sıkıntılar yaşıyor. Sektör olarak bu sorunun çözülmesini talep ediyoruz. İşyerlerinin bazılarına sıhhi, bazılarına ise gayri sıhhi deniliyor. Talebimiz hepsine gayri sıhhi ruhsat verilmesidir. Bürokrasiye takılan bir başka projemiz Hadımköy’deki toplu işyeri projemiz oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da projeye sıcak bakıyor. Ancak orada da bürokrasi sorunu karşımıza çıktı. Bu projenin hayata geçirilmesi hem İstanbul’a hem ülkemize katkılar getirecektir. İTO’dan bu konuda da destek rica ediyoruz.
SINIR KAPILARINDAKİ KUYRUK SORUNU ÇÖZÜLMELİ
Tamer Dinçşahin-Taşımacılık ve Lojistik Hizmetleri Meslek Komitesi: İhracatın önderi olan STK’lar sınır kapılarındaki kuyruk sorununun çözümü konusunda büyük çaba göstermeli. Pandemi öncesi 20-25 kilometre olan kuyruklar, 45 kilometreye vardı. Bunun karşılığı 135 milyon Euro’dur. Ticaret Bakanımızla yapılan toplantıda maalesef bu konu gündeme gelmedi, üzüldük. Bu konuda “Bulgaristan’ın kabahatidir” cümlesini 4 yıldır duyuyoruz. Ancak bizim yapmamız gerekenler de var. Konuşan STK’ların varlığının artmasını diliyoruz.
SGK İLE İSTİŞARELER YAPILMALI
Noman Sağ- Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: Yeni koronavirüs salgınının ekonomik ve sosyal hayata etkilerinin azaltılması adıyla bir kanun çıkarıldı. Bu kanun pandemi sürecinde çok önemli bir kanun olarak yayınlandı. Yayınlanma tarihi 16.04.2020. Bu kanunun istihdamla ilgili iki önemli maddesi var, Geçici 25. Madde, kısa çalışma ödeneği başvurularında uygunluk tespitinin tamamlanmasını beklemeksizin, işverenin beyanıyla gerçekleştirilmesi imkanı getirdi. Bu Avrupa’da da en önemli düzenlemeler arasındaydı ve ülkemizde de başarıyla uygulandı. Geçici 10. Madde ise işten çıkarma yasağıydı. Daha sonra hem kısa çalışma ödeneği hem de işten çıkarma yasağı uzatıldı. Kanun 16.04.2020’de yayınlandı fakat pandeminin başlangıcını sosyal güvenlik hukuku 26.03.2020 tarihinden başlattı.
Deneme süresi içinde çıkartılanlar nedeniyle büyük mağduriyet olabilir. 16.04.2020’ye kadar olan tarihlerde işveren cezalandırılırsa ciddi ceza rakamlarıyla da karşılaşabiliriz. Pandeminin ekonomik maliyeti bu sebeple katlanabilir. SGK ile bu konuda istişareler yapılmalı. İyi niyetliliğin devam ettirilmesi konusunda çalışmalar yapılmalı.